İbraname

Değerli okurlar bu haftaki makaleyi iş hukuku açısından yine işçi ve işveren açısından bir çok kişiyi ilgilendiren bir konuya açıklık getireceğim. İbraname… İbra sözleşmesi yani ibraname mevcut olan alacağı ortadan kaldırmayı sağlayan bir sözleşmedir. İş Hukuku bağlamında ibraname ise işçinin işten ayrılırken ücret, fazla çalışma, yıllık ücretli izin alacağı,  ihbar ve kıdem tazminatı gibi alacaklarını aldığına, başka bir alacağının kalmadığına ilişkin olarak imzalayarak işverene verdiği belgeye ibraname denir. Diğer bir ifade ile tarafların aralarında yaptıkları bir sözleşmeyle alacaklının alacak hakkından vazgeçmesi ve bu şekilde borçlunun borcundan kurtulması olarak tanımlanabilir.
    İbraname kural olarak hizmet sözleşmesinin sona ermesi esnasında düzenlenir. Hizmet sözleşmesi sona ermeden düzenlenen ibraname geçerli değildir. Bu konuya çok dikkat edilmesi gerekir çünkü bazı işverenlerimiz işçileri işe alırken ilk başta böyle bir ibranameyi işçiye imzalatmaları bir zorunluluk haline getirmektedirler. İş sözleşmesi devam devam ederken tarihsiz olarak ibraname alınamaz. Böyle bir ibraname talep ve dava hakkını ortadan kaldırmaz. İbranamenin daktiloyla, bilgisayar çıktısı, elle yazılması veya noter huzurunda düzenlenmesi konusunda hiçbir sınırlama yoktur.
    İbra hukuki niteliği itibari ile bir tasarruf işlemi olması nedeniyle işçinin temyiz gücüne sahip ve reşit kişilerce verilmesi gerekir. Reşit olmayan birinin imzaladığı ibraname bu kişiyi bağlamaz. Yani 18 yaşından küçük bir işçinin yasal temsilcisi tarafından verilmeyen ibraname geçersizdir. İbranamenin vekil aracılığı ile imza edilmesi halinde ise vekâlette ibra yetkisinin bulunması zorunludur. İbranamede yer alan ifadelerin açık ve anlaşılır olması hiçbir şüpheye mahal vermeyecek nitelikte olması gerekir. Örneğin fazla çalışma ücretler, genel tatil ücretleri, yıllık ücretli izin, ihbar ve kıdem tazminatı gibi nitelikleri ve miktarları ayrı olarak şüpheye yer bırakmayacak tarzda ibranamede gösterilmesi gerekir.  İbranamede alacakların nelerden ve hangi miktardan ibaret olduğu açıkça belirtilmemişse bu durumda bu belge sadece içerdiği miktar itibariyle makbuz hükmündedir. Yoksa ibraname olarak kabul edilemez. Ödeme ve hesap şeklini gösteren belgeden başkaca hakkı kalmadığını içeren bildirimde İŞ HUKUKU bağlamında ibraname değildir. Bu şekildeki bir ibraname hukuki bağlamında içerdiği miktar itibariyle makbuz hükmündedir.
    Ayrıca işçinin işverenden olan gerçek alacağı ile ibranamede belirtilen miktar arasında belirgin bir farka varsa bu durumda belge ibraname olarak değil yalnızca ödenen miktara ilişkin makbuzdur. İbranamenin özgür irade ile değil de aldanma, korkutma sonucu düzenlenmesi durumunda ibra belgesi anlamsızdır. İşveren işçiye işten ayrılırken tüm haklarını aldığına ilişkin bir ibraname imzalaması koşulu ile haklarının bir bölümünü ödeyeceğini aksi halde kendisine hiçbir hakkını ödemeyeceğini söyleyerek işçiyi ibraname imzalamaya zorlamaya korkutma sayılır, ve hukuken böyle zorlamayla düzenlenen bir ibraname geçersizdir.
    Netice itibari ile ibranamede yer alan ifadelerin açık ve anlaşılır olması hiçbir şüpheye mahal vermeyecek nitelikte olması gereklidir. İbra edilen alacakların fazla çalışma ücretleri, yıllık izin, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı vs. şeklinde kalem kalem nitelikleri ve miktarları belirtilmelidir. Sadece miktar içeren ibranamenin makbuz olarak değerlendirilmesi gerektiğine dair çok sayıda Yargıtay kararı vardır. Belgede belli bir miktar ödemenin gösterildiği ve işverenin hiçbir borcunun kalmadığına kalmadığına dair açıklamanın yer aldığı durumda buna ibraname olarak değer verilmemiştir. Yalnızca “Hiçbir alacağım kalmamıştır” gibi muğlak ifadelerle düzenlenmiş bir belge ibraname olarak kabul edilemez. İbranamelerin yazılı olarak düzenlenmesi şartı aranmaktadır. Yargıtay kararlarına göre “matbu” olarak düzenlenip boşlukları sonradan doldurulmuş olan ibraname hukuken geçersizdir. Bunu dışında ibranamenin bilgisayar daktilo yada elle yazılması konusunda konusunda hiçbir sınırlama söz konusu değildir.
 
ÖNEMLİ NOT  : Değerli okurlar bundan böyle gerek mali konularda ve gerekse SGK (Bağ-Kur, SSK, Emekli Sandığı ) konularında kafalarınıza takılan ve öğrenmek istediğiniz konuları bundan böyle bana e-meil gönderebilirsiniz. Sizden gelen suallerinizi her hafta bu köşede elimden geldiği kadarıyla yanıtlamaya çalışacağım. Görüşmek dileği ile…
 
Abdulbaki AKBAL
S.M.MALİ MÜŞAVİR