GÜNDEM Haber Girişi : 16 Mart 2017 17:09

Nusaybin KESK'ten 'Halepçe' açıklaması

Nusaybin KESK'ten 'Halepçe' açıklaması
Nusaybin KESK Temsilciliği, Halepçe Katliamı nedeniyle yazılı bir açıklama yayımladı.
Nusaybin KESK Temsilciliği, Halepçe Katliamı nedeniyle yazılı bir açıklama yayımladı. "Mart ayında yaşanan katliamları unutmadık!" adıyla yayımlanan açıklama şöyle:
"Baharın gelişini müjdeleyen Mart ayı,  yakın tarihte yaşanan insanlık dışı saldırı, katliam ve acıları hatırlatması nedeniyle, hafızamızda her dönem “acılar ve katliamlar ayı” olarak bilinmektedir. 1978 Beyazıt, 1988 Halepçe, 1995 Gazi katliamının üzerinden yıllar geçmiş olsa bile yüreklerimizdeki acısı tazeliğini korumaktadır.
39 yıl önce 16 Mart 1978’de İstanbul Üniversitesi öğrencisi yedi genç  kontra güçler tarafından katledilmiş, onlarcası yaralanmıştır.
12 Mart 1995 tarihinde Alevilerin gittikleri kahvehanelerinin ve cem evinin hedef alındığı silahlı saldırılarda bir Alevi vatandaş hayatını kaybetmiştir. Saldırıları protesto etmek için toplanan halkın üzerine ateş açılması sonucunda yaşanan olaylarda 22 kişi katledilmiştir. Katliamın gerçek faillerinin, arkasında yer alan güçlerin değil, birkaç tetikçinin yargılandığı davada hukuk, bir kez daha suskunluğa gömülmüş, daha önceki katliamlarda olduğu gibi, bütün katiller ve onların siyasi uzantıları suçları sabit olduğu halde birer birer aklanmıştır.
16 Mart 1988 tarihinde gerçekleşen Halepçe katliamı ise başlı başına bir insanlık dramı olarak tarihe geçmiştir. Kürtleri, Asurîleri ve Halepçe’de yaşayan diğer milletlerden halkları hedef alan katliamda, dönemin Saddam Hüseyin rejimi tüm dünyanın gözleri önünde, 5 binden fazla çocuk, kadın ve erkeği kimyasal silahlarla acımasızca katletmiştir. Halepçe’de kadın çoluk, çocuk demeden katliam yapanlara gerekli tepkiyi göstermeyenler, yıllar sonra Ortadoğu’da, özellikle Suriye’de, Irak’ta barbar IŞİD çeteleri tarafından gerçekleştirilen bombalı saldırılar ve kitlesel katliamlar karşısında sessizliğini korumaktadır.
İnsanlığa karşı işlenen bütün suçlara, yaşanan katliamlara sessiz ve tepkisiz kalmak, katliamları yapanlar ve masum insanların yaşam hakkının elinden alanlar kadar yaşananlardan sorumlu olduğu unutulmamalıdır.
Yıllardır toplumun vicdanında ve hafızasında silinmesi zor, derin izler bırakan acıların son bulması gerekmektedir. Kimsenin bombalı saldırı ve katliamların hedefi olmadığı, ölümün değil yaşamın savunulduğu bir coğrafyada barış içinde bir arada yaşamak istiyoruz.
Ölümü kutsayanlara karşı yaşamı ve yaşatmayı savunmaktan vazgeçmeyeceğiz."