Nusaybinim.com Haber Servisi
Nusaybin'e kurulacak Meslek Yüksekokulu için sıkıntılar sürüyor. Henüz yer tahsisi bitmeyen MYO, binası olmadığı için de öğrenci alamıyor. Nusaybinim.com Yazarları Şerefxanı Çiziri ve Ziwer İlhan, Artuklu üniversitesi Rektörü Serdar Bedii Omay ile yaptığımız röportaj üzerine görüşlerini dile getirdi.
Şerefxan Ciziri: Rektör Beyi Dikkatle Dinlememiz Gerekiyor.
Sayın Rektör Serdar Bedii Omay Mardin’e geldiği günden beri güzel fikirlere sahip olan bir bilim adamıdır. Mardin sevdalısıdır. Sıcaklığı, sevecenliği etrafına hep pozitif enerji yayıyor. Ben kendisini yakından tanımaya başladığımdan bu yana, onun Mardin Üniversitesi için önemli bir fırsat olarak değerlendirmemiz gerektiğini düşünüyorum..
Nusaybin’in geçmişini gayet iyi bilen, medeniyetimizin öne çıkardığı değerleri dünyaya tanıtmak isteyen bu Hocamız, hep iyi niyetli önerileriyle şimdiye kadar bizlere yol gösterdi.
Nusaybin Yüksek Meslek Okuluyla ilgili problemleri gayet güzel anlatmış. Üniversite olarak onlar gerekli adımları atmışlardır.
Ama bizler Nusaybinliler olarak, ne yerel yönetimler, ne sivil toplum örgütleri, ne aydınlar, ne esnaf ve diğerleri, Nusaybin Yüksek Meslek Okulu konusunda ciddi adımlar atamadık. Ne Kaymakamlık ne de Belediye gerekli olan performansı gösteremedi. İş Adamlar ve esnaf bu konuda hiç duyarlılık göstermedi. Zaten buradaki egemen zihniyet, hep hazır sofraya konma mantığıdır. Bunu da açık olarak yapıyorlar.
Yerel Yönetimin ve Kaymaklığın palazlandırdığı, beslediği Müteahit ve İşadamları bu konuda hiç ilgi göstermediler. Halbuki bu yatırım onların da yararınadır.
Nusaybin Yüksek Meslek Okulu ileride bölgemizin önemli bir eğitim kurumu olabilir. Nusaybin eski kültürel ve bilimsel büyüklüğüne tekrar kavuşabilir. Bunu gerçekleştirmek bizim elimizdedir. Bu konuda Sayın Rektörümüzün her zaman bizimle olacağından kimsenin kuşkusu olmasın.
Benim bu konuda naçizane önerim şudur:
Belediye ve Kaymakamlık birlikte bir fon kursunlar. Birlikte fonun denetimini yapsınlar. Herkes gücü oranında bu fona yardım etsin. Tabi ki en büyük payı da Belediye ve Kaymakamlık yapacak. Her şey şeffaf olsun. Vatandaş da kendi gücü oranında bu Nusaybin Meslek Yüksekokul fonuna yardım etmekte kuşku duymayacaktır.
Ziwer İlhan: "Fakirler Yükseokulu"
Bir yüksekokul açmalı. Orada “fakir zenginler”e harcama eğitimi verilmeli. Geleceğe yönelik yatırım yapmayı bilmeyenler, malını çarpan etkisi yaratarak artırmayı bilmeyenler, o dersten geçmemeli.
Bir Mütercimlik Yüksekokulu açmalı. O okulda, bu burjuvaya vergisini okul yaptırarak ödeyebileceğini tercüme etmeli. Elektriği kaçak, ticareti kaçak, çarşısı kaçak bu şehirde bir kaçak gibi yaşamayı bırakması gerektiğini güzel bir dille anlatmak gerek. Bu sermayeye, Nusaybinli olduğunu, her an kaçacak gibi durmaması gerektiğini, medeniyetin yerleşik hayatla ilişkili olduğunu hatırlatmak gerekir.
“Fakirler Yüksekokul”unda fakir zenginler disipline verilmeli. Onlardan tüm onursal ünvanlar alınmalı. Zenginlik koltuğuna layık olmadıkları, gerçekte kendilerini veya çocuklarını düşünmedikleri bundan dolayı sınıfta kaldıkları velileri çağırılarak, onlara açıklanmalı.
O yüksekokulu asla kapatmamalı. Bu “fakir zenginler” oldukça böyle okullar açmalı. Bir kampanya başlatmalı : “HAYDİ FAKİR ZENGİNLER OKULA”
Şerefxan Ciziri: Rektör Beyi Dikkatle Dinlememiz Gerekiyor.
Sayın Rektör Serdar Bedii Omay Mardin’e geldiği günden beri güzel fikirlere sahip olan bir bilim adamıdır. Mardin sevdalısıdır. Sıcaklığı, sevecenliği etrafına hep pozitif enerji yayıyor. Ben kendisini yakından tanımaya başladığımdan bu yana, onun Mardin Üniversitesi için önemli bir fırsat olarak değerlendirmemiz gerektiğini düşünüyorum..
Nusaybin’in geçmişini gayet iyi bilen, medeniyetimizin öne çıkardığı değerleri dünyaya tanıtmak isteyen bu Hocamız, hep iyi niyetli önerileriyle şimdiye kadar bizlere yol gösterdi.
Nusaybin Yüksek Meslek Okuluyla ilgili problemleri gayet güzel anlatmış. Üniversite olarak onlar gerekli adımları atmışlardır.
Ama bizler Nusaybinliler olarak, ne yerel yönetimler, ne sivil toplum örgütleri, ne aydınlar, ne esnaf ve diğerleri, Nusaybin Yüksek Meslek Okulu konusunda ciddi adımlar atamadık. Ne Kaymakamlık ne de Belediye gerekli olan performansı gösteremedi. İş Adamlar ve esnaf bu konuda hiç duyarlılık göstermedi. Zaten buradaki egemen zihniyet, hep hazır sofraya konma mantığıdır. Bunu da açık olarak yapıyorlar.
Yerel Yönetimin ve Kaymaklığın palazlandırdığı, beslediği Müteahit ve İşadamları bu konuda hiç ilgi göstermediler. Halbuki bu yatırım onların da yararınadır.
Nusaybin Yüksek Meslek Okulu ileride bölgemizin önemli bir eğitim kurumu olabilir. Nusaybin eski kültürel ve bilimsel büyüklüğüne tekrar kavuşabilir. Bunu gerçekleştirmek bizim elimizdedir. Bu konuda Sayın Rektörümüzün her zaman bizimle olacağından kimsenin kuşkusu olmasın.
Benim bu konuda naçizane önerim şudur:
Belediye ve Kaymakamlık birlikte bir fon kursunlar. Birlikte fonun denetimini yapsınlar. Herkes gücü oranında bu fona yardım etsin. Tabi ki en büyük payı da Belediye ve Kaymakamlık yapacak. Her şey şeffaf olsun. Vatandaş da kendi gücü oranında bu Nusaybin Meslek Yüksekokul fonuna yardım etmekte kuşku duymayacaktır.
Ziwer İlhan: "Fakirler Yükseokulu"
Bir yüksekokul açmalı. Orada “fakir zenginler”e harcama eğitimi verilmeli. Geleceğe yönelik yatırım yapmayı bilmeyenler, malını çarpan etkisi yaratarak artırmayı bilmeyenler, o dersten geçmemeli.
Bir Mütercimlik Yüksekokulu açmalı. O okulda, bu burjuvaya vergisini okul yaptırarak ödeyebileceğini tercüme etmeli. Elektriği kaçak, ticareti kaçak, çarşısı kaçak bu şehirde bir kaçak gibi yaşamayı bırakması gerektiğini güzel bir dille anlatmak gerek. Bu sermayeye, Nusaybinli olduğunu, her an kaçacak gibi durmaması gerektiğini, medeniyetin yerleşik hayatla ilişkili olduğunu hatırlatmak gerekir.
“Fakirler Yüksekokul”unda fakir zenginler disipline verilmeli. Onlardan tüm onursal ünvanlar alınmalı. Zenginlik koltuğuna layık olmadıkları, gerçekte kendilerini veya çocuklarını düşünmedikleri bundan dolayı sınıfta kaldıkları velileri çağırılarak, onlara açıklanmalı.
O yüksekokulu asla kapatmamalı. Bu “fakir zenginler” oldukça böyle okullar açmalı. Bir kampanya başlatmalı : “HAYDİ FAKİR ZENGİNLER OKULA”