YAZILAR Haber Girişi : 16 Ekim 2017 11:33

İslam, Müslüman ve en kutlu elçi

İslam, Müslüman ve en kutlu elçi
İslam âlemi, yaşamadığı İslam'ı ve nasıl bir paradoks içinde çırpındığını ve emperyal kapitalizme tohumlarını nasıl kaptırdığını irdelemeli!
- İslam âlemi, yaşamadığı İslam'ı ve nasıl bir paradoks içinde çırpındığını ve emperyal kapitalizme tohumlarını nasıl kaptırdığını irdelemeli!
- Müslümanlar Kerim kitapları olan Kur'an'ı keşfetme teşebbüsünde bulunmadığı müddetçe muvaffak olmanın tadına eremeyecektir!
- Müslümanlar İslam'a yabancı olduklarını evvela itiraf etmeli sonra İslam'la tedavi olmalı!
- İslam! Tarihin akış seyrinde bir türlü gerçek anlamda ve derin bir gayeyle Müslümanların kucaklaş(a)madığı yegâne ölçü!
- ‎İslam, Müslümanlar ve kâinatın gülü Hz. Muhammed ﷺ , insanlığın en büyük temsil kabiliyeti.
- ‎Hz. Muhammed ﷺ 'in yaymak istediği İslam anlayışının sınırları aşkla sınırlıdır ve aşk, sınırsız bir sonsuzluğa seyreden o nurani ilhamdır!
- İslam, o en yüksek ahlakın Muhammed Mustafa'yla birleşip, Müslümanlaşmış mukaddes buluşmasıdır...
- Şafağın, serin bir esintiden sonra dünya burçlarına yayılması gibidir Muhammed Mustafa ﷺ 'in, dünyanın derin gafletinden sonra nur sağanağıyla yeryüzüne inmesi, gökyüzünün icazetiyle...
- Henüz ırk bataklığına saplanmış bir ayrıntıdaysa dünyalının kavgası ve bu kavganın taraflarında Müslümanlar var ise, o âşıklar peygamberine bir muhabbet iddiasında bulunma durumunda değildir ruhları nasırlaşmış ırklılar.
- Merhamet müdafaasıdır tabip Muhammed Mustafa'nın dava dediği fazilet yolu.
- Müslümanlar, akleden bir kalble yığılmalı o gül yüzlü elçinin yollarına, filizlenmek için yollarından, izzet ikram dolu müjdelerle.
- Müslümanlar olarak durup beynimize keskin bir talimat vermeli: ruhumuz beynimizin emriyle şok geçirmeli ve kendine gelmeli Müslüman, yırtarak söküp atmalı üzerimizdeki biçarelik pelerini. Ve aşkıyla her hal hemhal kalmalı...
- Nefsimize darbe yapmalı, "hastalıklı kalbimize" savaş açmalı, şeytanla ortaklıktan tez kurtulmalı, firavun mağlup olmalı, içimizdeki karunlar prangalanmalı, içimizde ta en içimizde volkanlar patlamalı, yine yeniden fethedilmeli gönül, Muhammed'in aşkıyla akışıyla.
- Hira medeniyetinin etrafında toplanmalı, o en anlamlı davamız yeniden toparlanmalı.
- Nasip işidir aşk, aşka talip olmalı, nasiplenenlerden nasiplenmek için. Müslüman, İslam ve semada Ahmed namıyla zikredilen huzur hanesine katılmak için. Nasip, nasibine talip olmalı.
- Samimiyetsizliğin her türlü türeviyle karşılaşan bizler, İslam denen takva elbisesini giymeden mi gömüleceğiz. Bu nasıl bir sancı ki acı unutturan.
- "Elhamdülillah Müslümanım" nidalarıyla kurtulacağımızı sandığımız bir hal değildir bu halsizlik. Hayret gerek. Hayret.
- Sanemler vadisinde o çökmüşler kim? Allah'a inandığını iddia edip, maddeperestler bulvarında nefis doktrininden sır devşiren kim?
- Satılmışlara terk ettiğimiz bu kulvarlar kimin, bu metruk gönül kimin, dünya taşrasında kim, kimin?
- Şehit kim, şehitliğe kim şahit!
- Şimdi söyleyin ey Müslümanlar, sadık kim, dürüst kim, âşık kim, kim.
- Ağlayan kim, üzülen kim, kat kimin, yat hayali kimin. Makam kimin, dertli kim. Cihad sancısı kimde, mücahit kim.
- İsimsizler kim- o sadık olanlar, yediği yemekli masalardan, giydiği esvaplardan reklam devşiren putlar kim?
- Muhammed Mustafa'ya o sadıklar kim, klavye coşkusunda sabahlayan kim.
- Söyleyin mücahit kim, müteahhit kim!
- Yaşansın diye kılavuz olan Kur'an Müslümanı nerde! Sadece dünyaya demir atmış o dünyalı nereli sahi?
-Bedelini ödüyor dünyalı, o âşıklar peygamberinin sevdasına karşılık verememenin.
Nurettin ŞİMŞEK