İsrail’in Kudüs işgali Nusaybin’de protesto edildi

Açıklama

İsrail’in Kudüs’te yaptığı katliam ve işgal Nusaybin’de yapılan basın açıklaması ile protesto edilerek lanetlendi.

 

Hüda-Par öncülüğünden Şirin Bulvarındaki TOKİ Molla Osman Camisi önünde düzenlenen basın açıklamasına ilçedeki birçok Siyasi Parti, STK temsilcileri ve vatandaşlar katıldı.

 

Basın açıklaması öncesi Kur’an-ı Kerim tilaveti okundu. Daha sonra Turan İş tarafından basın açıklaması metni okundu.

 

Kudüs’ün seksen yıla yakındır Siyonist İsrail’in işgali altında olduğunu belirten İş, “Kudüs, Mescid-i Aksa, Gazze, Filistin... Dehşetin, vahşetin yaşandığı mübarek mekânlar! Seksen yıla yakındır siyonist, gasıp bir güruhun saldırısıyla karşı karşıya kalan İslam beldeleri’dir dedi.

 

İş basın açıklamasını şöyle sürdürdü,
“Yine bir Ramazan ayı ve yine 14 Mayıs günü olan işgalin resmen ilan edildiği tarihin yıl dönümü. Bu sefer hedefte Mecsid-i Aksa'nın yanında Şeyh Cerrah vardı. Adını Kudüs Komutanı Selahaddin-i Eyyubi'nin tabibi Husameddin Cerrahi'nin isminden alan Cerrah Mahallesi... 1948'den bu yana Filistinlileri yerlerinden eden ve onların evlerini gasp eden işgalcilerin bu mahalleye yönelik işgal eylemi Ramazan ayında da durmadı.  Top yekün işgalin bir parçası olarak Mescid-i Aksa'ya komşu olan Şeyh Cerrah Mahallesinin sahibi ve sakinleri olan Müslümanlar, evlerinden zorla çıkartılarak onların yerine Yahudiler yerleştirilmektedir.  Şeyh Cerrah, Beyt Hanun, Cenin... Her yerde işgal, her yerde katliam, her yerde vahşet hiçbir zaman durmadı ve maalesef halen de devam ediyor. 

Dün olduğu gibi bugün de uluslararası toplumun; Harem-i Şerif'in kudsiyetini ihlal eden ve Mescid-i Aksa'da ibadet eden Müslümanlara ses bombalarıyla ve zor kullanarak saldıran siyonistlere “çağrı”dan öteye geçmeyen tepkileri, vahşeti durduramayacak.  Arap Birliği, İslam İşbirliği Teşkilatı, Birleşmiş Milletler gibi uluslararası kuruluşların siyonist zalimlere karşı sadra şifa pratiklerinin olmadığı ortadadır. 

 

Kudüs ve Mescid-i Aksa sadece bir toprak veya coğrafya davası değildir. Kudüs, bir akide meselesidir. Onu işgalden kurtarmak ve saldırılara karşı korumak, bütün Müslümanların siyasi ve şer'i görevidir. 
Aksa, bugünlerde işgalin en zor dönemlerinden birini yaşamaktadır. Kudüs, yarım asırdır siyonist işgal altında ve kendisini özgürlüğe kavuşturacak Selahaddinleri beklemektedir. 
Siyonistler Mescid-i Aksa ve Kudüs'ü tamamen işgal etme ve Müslümanları buradan tamamen çıkarmanın provasını yapmaktadır. İşgalciler, bu pervasızlık ve küstahlığı; Müslümanların birlikten yoksun olmalarından ve Kudüs davasına ihanet ederek siyonistlerle ilişki içiresine giren bazı İslam ülkelerinin yöneticilerinden almaktadır. 

 

İşgal asla kabul edilmeyecektir. Artık sözün bittiği noktadayız. Bütün Müslümanların ortak davası olan Kudüs'ün özgürlüğüne kavuşturulması siyasi ve şer'i görevimizdir. Aramızdaki her türlü siyasi ihtilaf ve çekişme, ayrılık ve bölünmüşlük bir kenara bırakılmalı, etrafı bereketli kılınan Kudüs davası etrafında kenetlenmeliyiz.

Filistin'de ev ev, sokak sokak işgale karşı direnen kardeşlerimizle öyle bir dayanışma içerisine girelim ki siyonistlerin işgal planı kursaklarında kalsın. 
Ayırım yapılmadan bütün İslam ülkelerinin yöneticileri ve halkları topyekûn bu işgal ve saldırılara karşı durmalıdır. 
Kuruluş amacı Kudüs'ü özgürlüğüne kavuşturmak olan İslam İşbirliği Teşkilatı “kınamak”tan öte adımlar atmalıdır. Türkiye, İran, Pakistan, Malezya gibi ülkeler bu işin öncülüğünü yapmalıdır. Salt bir açıklama ve kınama değil, işgali bitirecek somut adımlar atılmalıdır. Bütün seçenekler, yol ve yöntemler kullanılarak bu işgal sonlandırılmalıdır. 

Ey ön cephede Kudüs'ün haremini savunan kardeşim! Biraz daha sabredin. Siyonistlerin örümcek ağına benzeyen evini başlarına yıkacak Selahaddin yetişiyor. Az kaldı. Biraz daha sabır. 

 

Kudüs'e selam olsun! Mescid-i Aksa'ya selam olsun! Mecsid-i Aksa'nın muhafızlarına selam olsun! Muhammed Abdullah Feyyaz ve diğer tüm şehitlere selam olsun!”

 

Basın açıklamasından sonra Kudüs, Filistin ve İslam Âlemi için dua edildi.