- NUSAYBİN DEVLET HASTANESİ ANESTEZİ REANİMASYON UZM. DR. M. EMRE KAVLAK;
-“ ORGANLARINIZI CENNETTE GÖTÜRMEYİN. ONLARA CENNETTE DEĞİL BURADA İHTİYAÇ VARDIR”
-“ ORGANLARINIZI CENNETTE GÖTÜRMEYİN. ONLARA CENNETTE DEĞİL BURADA İHTİYAÇ VARDIR”
Arif Altunkaynak
Organ bağışı Haftası nedeniyle Mardin’in Nusaybin ilçesi Devlet Hastanesinde ‘Organ Bağışı’ konulu seminer verildi. Verilen seminerde hastane personeline organ bağışı konusunda bilgi verildi.
Nusaybin Devlet Hastanesi idari binada düzenlenen seminer, Anestezi Reanimasyon Uzmanı Uzm. Dr. M. Emre Kavlak tarafından verildi.
“Yaşamak ve yaşatmak için organ bağışına katıl” konulu sinevizyon eşliğinde verilen seminer, organ naklinin tanımıyla başladı.
Nusaybin Devlet Hastanesi idari binada düzenlenen seminer, Anestezi Reanimasyon Uzmanı Uzm. Dr. M. Emre Kavlak tarafından verildi.
“Yaşamak ve yaşatmak için organ bağışına katıl” konulu sinevizyon eşliğinde verilen seminer, organ naklinin tanımıyla başladı.
Böbrek, karaciğer, kalp, pankreas, akciğer, kornea, tendon, deri, kemik iliği kalp kapağı ile kemik gibi organ ve doku nakli yapılabildiğini bildiren Uzm. Dr. Kavlak, ülkemizde 1979 yılında 2238 sayılı organ ve doku alınması, saklanması ve nakli hakkında kanun çıkarıldığını, bu yasanın 1982’de yeniden düzenlendiğini kaydetti.
Türkiye’de resmi kayıtlara göre 30 bin diyaliz hastasının olduğunu belirten kavlak şöyle konuştu;
“Organ nakli; Tedavisi mümkün olmayan hastalıklar nedeniyle görev yapamayacak derecede hasar gören organların yerine, canlı veya ölüden alınan yeni, canlı organın konularak hastanın tedavi edilmesidir. Organ bağışı bir bedel karşılığı yapılamaz. Birçok hasta bağışlanmış bir organ için beklerken ölmektedir. Bağışlanmış bir organ, başarılı bir nakilden sonra, gerçek bir yaşam armağanıdır. Dini açıdan uygunluğu ise, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın 6.3.1980 tarih ve 396 sayılı kararı ile organ naklinin caiz olduğunu açıklamıştır. Diğer İslam ülkeleri ve dinlerde de buna benzer karar mevcuttur. Bu konuyla ilgili de Kur’an-ı Kerim Maide süresi 32 ayette; ‘Kim bir kimseye hayat verirse, o sanki bütün insanlara hayat vermişçesine sevap kazanır.’ deniliyor. Tabi organ bağışında şahsın ailesinin bu konuda bilinçli olması gerekir. Ülkemiz Organ Bağışı konusunda eksik veya yanlış bilgi çok fazla. Sanırım bizim bu bilinci halkımıza aşılamamız gerekir.”
Uzm. Dr. Kavlak Seminerini “Organlarınızı cennete götürmeyin. Onlara cennette değil burada ihtiyaç vardır” sözüyle bitirdi. / Nusaybinim.com
Türkiye’de resmi kayıtlara göre 30 bin diyaliz hastasının olduğunu belirten kavlak şöyle konuştu;
“Organ nakli; Tedavisi mümkün olmayan hastalıklar nedeniyle görev yapamayacak derecede hasar gören organların yerine, canlı veya ölüden alınan yeni, canlı organın konularak hastanın tedavi edilmesidir. Organ bağışı bir bedel karşılığı yapılamaz. Birçok hasta bağışlanmış bir organ için beklerken ölmektedir. Bağışlanmış bir organ, başarılı bir nakilden sonra, gerçek bir yaşam armağanıdır. Dini açıdan uygunluğu ise, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın 6.3.1980 tarih ve 396 sayılı kararı ile organ naklinin caiz olduğunu açıklamıştır. Diğer İslam ülkeleri ve dinlerde de buna benzer karar mevcuttur. Bu konuyla ilgili de Kur’an-ı Kerim Maide süresi 32 ayette; ‘Kim bir kimseye hayat verirse, o sanki bütün insanlara hayat vermişçesine sevap kazanır.’ deniliyor. Tabi organ bağışında şahsın ailesinin bu konuda bilinçli olması gerekir. Ülkemiz Organ Bağışı konusunda eksik veya yanlış bilgi çok fazla. Sanırım bizim bu bilinci halkımıza aşılamamız gerekir.”
Uzm. Dr. Kavlak Seminerini “Organlarınızı cennete götürmeyin. Onlara cennette değil burada ihtiyaç vardır” sözüyle bitirdi. / Nusaybinim.com
