Suriyedeyken avukatlık görevini yürüten ancak yaşanan iç savaş sonrası resim öğretmeni olan eşiyle birlikte Mardinin Kızıltepe ilçesine yerleşen Bastil Mestefa, görevlerini Türkiyede de devam ettirmek için yetkililerden yardım talebinde bulundu.
Avukatlığı kazandıktan sonra Suriyede sadece 2 yıl görev yapabildiğini belirten evli ve bir çocuk annesi Bastil Mestefa, çocuğunun sütünü dahi karşılamayacak duruma geldiklerini söyledi. Avukatlığın dışında aynı zamanda yazar da olan anne Bastilin tek isteği ise burada da avukatlık görevini yapabilmek. YÖKte gireceği sınav için yetkilere çağrıda bulunan Bastil, 3 bin TL olan sınav ücreti ile yol masraflarının karşılanması talebinde bulundu.
-Rejim askerleri kadınların başörtülerini zorla başlarından çıkartıyordu
Suriyeye yaşanan zulmü kaleme aldığı, kadın ve çocuk haklarını savunduğu için çok eziyet çektiğini ve bundan dolayı göç etmek zorunda kaldığını belirten Bastil, şöyle konuştu: Aslen Kamışloluyum. Halepte okudum ve avukatlığı kazandım. Orada evlendim ve orada kaldım. Avukatlığın dışında kitap yazıyordum. Peygamber Efendimiz hakkında ve diğer birçok dalda şiir yazıyordum. Yazdığım birçok kitap var. Gazetelerde makale ve köşe yazıları yazıyordum. Suriyede 2 sene avukatlık yaptım. Kadın ve çocuk hakları üzerinde yazıyordum ve onların hakkını savunuyordum. O kadar zulüm gördük ki nasıl anlatayım
Biz Halepte iken rejim askerleri, kadınların başörtülerini zorla başlarından çıkarıyordu, çok eziyet veriyorlardı. Bu konular hakkında çok yazdım. İnsanları öldürmeyin, eziyet etmeyin diye söylediğimde bana da eziyet veriyorlardı. ifadelerini kullandı.
-Çocuğumuzun sütünü alamayacak hallere düştük
3 yılda 2 ülke değiştirmek zorunda kaldıklarını söyleyen Bastil, Suriyede çok eziyet çektik. Evimiz yıkıldı. 75 bin dolar sermayemiz bankadaydı, el koydular o da gitti. Suriyeden Lübnana gittik. Orada da bize eziyet ettiler. Lübnandan Nusaybine geldik. Nusaybinde de zulüm gördük; her yer yıkıldı, tüm eşyalarımız gitti. Nusaybinden Kızıltepeye geldik. Eskiden maddi durumumuz çok iyiydi, zengindik. Şimdi yeni bir çocuğumuz dünyaya geldi adını Tiyamet koyduk. Tiyamet yani Kıyamet. Çünkü bizim ve milletimizin başına kıyamet koptu. Şimdi ise çocuğumuzun sütünü alamayacak halle düştük. Diyerek yaşadıkları mağduriyeti dile getirdi.
-Burada avukatlık yapabilmem için 3 bin TLye ihtiyacım var
Kendisinin avukat, eşinin de öğretmen olmasına rağmen her ikisinin de işsiz olduğunu dile getiren Bastil, yetkililerden yardım talebinde bulundu.
Bastil, Şimdi ikimiz de işsiziz. Devletten yardım bekliyoruz. Bize iş vermelerini istiyoruz. Burada diplomamı tercüme ettim. Türkçeyi de öğrendim. Bana dediler ki git YÖKte sınava gir. O sınavın ücreti ve gidiş geliş masrafıyla birlikte 3 bin TL tutuyor. O sınavı kazanabilirim, kendime güveniyorum ama paramız olmadığı için gidemiyorum. Tek isteğim burada da avukatlık görevini yapmaktır. Sınav param karşılansa çok iyi olurdu. İnşallah bize yardım yapılır ve diplomamı alıp burada avukatlık yapabilirim. ifadelerini kullandı.
-Ülkemiz yıkıldı, inşallah Türkiye yıkılmaz
Ülkesinin düştüğü duruma Türkiyenin de düşmemesi için daima dua ettiğini aktaran Bastil, Türkiyeyi seviyoruz. Bizi barındırdılar, Allah razı olsun. İnşallah Türkiye yıkılmaz. Çünkü bu durum başımıza geldi ve buradaki milletin başına gelmesini istemiyoruz. Biz gördük inşallah buradaki millet bunu görmez. Allah burayı muhafaza ve himaye etsin inşallah. Bu topraklar ermişlerin, müminlerin yeridir. şeklinde konuştu./ilkha